1 Aralık 2014 Pazartesi
14. Uluslararası Sınıf Öğretmenliği Sempozyumu'na Hazırlık..
Animasyonlarla Kelime Öğretimi.... Yapım aşamasında :)
30 Kasım 2014 Pazar
Diğer çalışmalarımı incelemek için http://yurdakula.blogcu.com/ sayfasına gidebilirsiniz...
http://yurdakula.blogcu.com/
http://yurdakula.blogcu.com/
DEĞERLER EĞİTİMİMİZİ KENDİMİZ OLUŞTURALIM
(Projeyle ilgilenen ve katkı sağlamak isteyen arkadaşlardan önerilerini bekliyoruz. Bu blogdan yada yukarıda URL'sini verdiğimiz Facebook'taki grubumuzdan irtibata geçebilirsiniz,görüşlerinizi sunabilir oluşturulacak olan (inşallah) dökümanları takip edebilirsiinz.)
(Aşağıdaki yazıyı okumanız, projeyle ilgili daha ayrıntılı bilgi sahibi olmanızı sağlayacaktır)
Sevgili Öğretmenlerim;
İçinde bulunduğumuz 2 aylık tatilin hepiniz için hayırlı huzurlu geçmesini dileyerek bu grup hakkında size bilgi vermek istiyorum. Önümüzde 2 ay gibi uzun bir tatil süreci var,hepimizin dinlenmesi ve önümüzdeki seneye hazırlanmak için güzel bir fırsat. Bu sayfa aracılığıyla önümüzdeki yıl ve hatta yıllarda kullanabileceğimiz "değerler eğitimi" döküman ve fikirleri oluşturmayı sizlere öneriyorum...
Bilindiği üzere eski toplumlarda bir ülkenin başka bir ülkeyi işgal etmesi topla tüfekle olmaktaydı fakat şu an uluslararası hukuk kurallarının da varlığını düşünerek bu ayan beyan top tüfekle gerçekleştirilmiyor. İnsan yaşamının değer kazandığı günümüz toplumlarında işgaller farklı yollarla gerçekleştiriliyor. Bu konuda eminim bilgi, deneyim ve fikirleri benden fazla olan öğretmen üstadlarımız, büyüklerimiz bulunmaktadır. Yaptığım gözlemler sonucunda bende şu izlenim ortaya çıktı: "ARTIK İŞGALLER TOP TÜFEKLE DEĞİL, KÜLTÜRLE OLUYOR!"
Bir ülke yada toplum başka bir ülke ve toplumu işgal etmek için o ülkenin "temellerine" saldırıyor. Bunlar ne: dil, gelenek-görenekler, kültür,ahlak vs vs... Bir ülkenin toplumuna kültürü unutturularak o toplum fiziksel olarak olmasa bile manevi yönden yok edilmiş oluyor siz de takdir edersinizki..
Okullarda "değerler eğitimi" adı altında çalışmalar yürütülmektedir. Ben bir öğretmen olarak şunu söylemekteyim ki maalesef çoğu meslektaşımız bu değerler eğitimini dikkate almamakta,uygulamamakta. Okullar sadece bazı derslerin öğretildiği bir yermiş gibi bir algı var fakat okulların bence asıl işlevi olan "İNSAN" yetiştirme yönü hafife alınılıyor. Veliler bile karneyi eline aldığında ilk karnenin sol tarafındaki ders notlarına bakıyor,(her ne kadar kazandırmamız gereken yetilere yer vermese bile)karnenin sağ tarafına çoğu bakmıyor bile. Ama bence karnenin sağ tarafında kazandırılması gereken daha önemli kazanımlar bulunmalı ve karnenin hiç bakılmayan sağ tarafının değeri daha da bir artırılmalı...
Son yıllarda şunu üzülerek seyretmekteyim ki bu milleti "MİLLET" yapan bazı değerleri halk uyutularak değersizleştiriliyor ve son aşamada da ortadan kaldırılmak isteniyor. Bunlardan biri başörtüsüydü ve şu an etrafımızda bir sürü başı örtük çıplaklar görmekteyiz,başörtüsü böylece ayağa düşürülmüş oluyor mu: evet! Bayrak... Gezi parkında bi dünya misyoner,ajan vb ellerinde Türk bayraklarıyla gezindi. Sizce bu seferki değersizleştirilmeye çalışılan değerimiz "bayrak" mı?!
Bu grupta hayata geçirmek istediğim proje kendimiz bu değerlerimizi tekrar değerlileştirmek. Bu projeyle ilgili fikirlerinizi, görüşlerinizi, önerilerinizi bekliyorum. Bu projede bulunması gereken değerlerimizi belirleyerek seçeceğimiz değerle ilgili yaz tatili boyunca dökümanlar oluşturarak bu grupta paylaşabilir. Bu şekilde bir havuz oluşturup bunları sınıflarımızda uygulayabiliriz...
DESTEKLERİNİZİ BEKLİYORUM...
Değerler Eğitimi Panosu Projemiz
SINIFTA HER AY BİR DEĞERİ KAPSAYACAK ŞEKİLDE OLUŞTURACAĞIMIZ DEĞERLER EĞİTİMİ PANOMUZDA ÇEŞİTLİ YAZI VE GÖRSELLER PAYLAŞIP AY SONUNDA BU DEĞERLE İLGİLİ ÖĞRENCİLER ARASINDA ÖRNEK OLAYLARDAN YOLA ÇIKARAK YAPILAN BİR YARIŞMA/SINAV DÜZENLEYEREK BAŞARILI OLAN ÖĞRENCİ "AYIN DEĞER'Lİ ÖĞRENCİSİ" İLAN EDİLİR. BU ŞEKİLDE ÖĞRENCİDE O DEĞERE KARŞI BİR FARKINDALIK OLUŞTURULUR. BU ÇALIŞMA DAHA DA ZENGİNLEŞTİRİLEBİLİR.
(NOT: BU PROJEMİZLE İLGİLİ EKLEMEK,ZENGİNLEŞTİRMEK YADA DÜZELTMEK İSTEDİĞİNİZ BİR YER VARSA a.yurdakul@mynet.com MAİL ADRESİNDEN BANA ULAŞABİLİRSİNİZ)
Okuma Ligi Projemiz
Sınıfta okuma güçlüğü çeken öğrencilerin seviyesini sınıf seviyesine çekmek, iyi durumdaki öğrencileri de daha üst düzeye çıkarmak amacıyla uyguladığımız bu projede haftada 1 serbest etkinlik dersini "Okuma Ligi" adı altında bir uygulama yapıyoruz. Çocuklara kendi seçtiğim bir parçayı 3'er dakika süre tutarak(bu süre sınıf mevcuduna göre değişebilir) okutuyoruz. Dönem/yıl sonunda 1-2-3 olan arkadaşlara ödüllerini "Okuma Ligi"nin son üç sırasını alan arkadaşlar alıyor. Bu şekilde öğrencilerimiz hem son sıradan kurtulmak için kendilerini okumak zorunda hissediyor hem de ilk üçe girmek için kendilerini geliştiriyor.
SINIF ÖĞRETMENLİĞİ ALANINDA YAZILMIŞ 45 TEZİN LİTERATÜR TARAMASI - A. YURDAKUL
https://drive.google.com/folderview?id=0B9M7J1tBAvP6UEN0dUVBOTRGT0k&usp=sharing
https://drive.google.com/folderview?id=0B9M7J1tBAvP6UEN0dUVBOTRGT0k&usp=sharing
Birleştirilmiş Sınıflarda Eğitim Teknolojileri Kullanımı-Tez Önerisi Çalışması
https://docs.google.com/file/d/0B9M7J1tBAvP6OXN0SDJzQXFvcUE/edit
https://docs.google.com/file/d/0B9M7J1tBAvP6OXN0SDJzQXFvcUE/edit
Gelenek Görenek Kutusu Projemizle "Uluslararası Gençlik Ve Kültürel Mirasımız Kongresi"ndeydik.
http://www.genclikvekulturelmirasimiz.org/index.html
http://www.genclikvekulturelmirasimiz.org/index.html
"Bir gün El Halil şehrine(Filistin'de, bütün dinlerin ortak atası Hz. İbrahim'e peygamberliğin verildiği yer) turistik ziyaret amacıyla Kudüs'ten kalabalık bir kafile gelir. İçlerinde YAHUDİLER de vardır.Akşam olduğunda kafile geri dönerken yahudiler burada bir otelde konaklamaya karar verirler. Otel, camiiye giden bir yola bakıyor. Filistinliler sabah namazı için camiiye giderken saldırıya uğruyorlar: otelin pencerelerinden taş, cam şişe, demir parçaları atılıyor. Cemaat önce şaşkınlık yaşamış sonra otelin etrafını sarmış. İSRAİL hükümeti, yahudilerin can güvenliği yok bahanesiyle askerlerini El Halil'e gönderiyor ve şehri işgal ediyorlar! Sonradan öğreniliyor ki oteldeki ailelerin tamamı aslında MOSSAD AJANI! Şehri ele geçirmek için önceden hazırlanmış bir plan var. Hatta oteli bile satın almışlar!"
İşte İsrail belasının dünya barışını nasıl sinsice tehdit ettiği, nasıl yayıldığı en basit haliyle bu. Bu satırlardan, hatta daha somut olarak TV'yi açtığımızda haberlerde izlediğimiz manzaradan çıkarmamız gereken çok ders var. Özellikle yabancılara bazı kurum ve gayrimenkullerin devlet yada özel eliyle satışı konusunda!!! Ayrıca cehaletin ne denli büyük bir gaflet olduğu konusunda iyi düşünmeliyiz!!!
Başbakan İsmet İnönü, Mustafa Kemal'in rahatsızlandığı 1935'te Halk Fırkası(bugünkü CHP)'nın tüzüğünü ve yapısını değiştirmek üzere harekete geçer. Partinin en etkili isimlerinden Recep Peker'i Avrupa'daki partileri incelemesi için yurt dışına gönderir. Peker, yeni yapılanma için örnek alınacak iki partiyi incelemiş ve raporunu İnönü'ye ulaştırmıştır. Bu partiler Avrupa'da Kutsal Roma İmparatorluğu'nu yeniden kurmak için yola çıkan Hitler'in Nazi partisi ile Mussolini'nin Nasyonal Faşist Partisidir. Atatürk, Halk Fırkasının kimliğinin değiştirileceğini öğrenince önce 1936'da Recep Peker'i partideki görevlerinden almış, daha sonra 1937'de İsmet İnönü'yü Başbakanlıktan(o dönemki başvekillikten) azletmiştir, yerine Celal Bayar'ı getirmiştir. İnönü, Atatürk'ün vefatına kadar Malatya milletvekili sıfatıyla TBMM'nin üyesidir.
1938'de Büyük Lider Atatürk vefat ettiğinde İsmet İnönü cumhurbaşkanı seçilir.Halk Fırkası(BUGÜNKÜ CHP) kongresi toplanır ve İnönü'yü milli şef ilan eder.(Muhafız)
Ben bugün bunları okuyunca kafamdaki soru işaretleri biraz daha azaldı. Demekki;
1- Atatürk'ü bugünün CHP'sinin taraftarlarına göre yargılayıp kemiklerini sızlatmak gerekMİyormuş.
2- Bugünkü sol ve bugünkü CHP, İnönü'nün dışarıya pazarlanmış çakma solu ve CHP'sidir.
3- Gerçek vatansever sol Atatürk'ün vefatıyla birlikte 1938'de en büyük darbeyi almış,sahipsiz kalmış ve şu an can çekişmektedir.
4- Bu bilgi bize yeni soru işaretleri de yaktırıyor, bugün milliyetçi Türk'e faşist diyenler de bunlar değil miydi. Bu ne perhiz ne lahana turşusu.
5- 21 yıl önce Madımak'ı yakan da 2013'te ağaç bahanesiyle ülkeyi savaş alanına çevirip bir sürü CAN'ın ekmeksiz babasız kalmasına yol açan da İnönü'nün CHP'si ve İnönü'nün solunun köpekleriydi.
6- O zaman Madımaktaki ölen canlar üzerinden siyaset yapan zihniyetle bugün Berkin'ler üzerinden siyaset yapan kirli zihniyetin kökü aynı yere çıkmıyo mu sizce?
7- ...
Acaba İngilizler, Amerikalılar "TARİH"e neden "HISTORY= HIS STORY= Hikaye" demişler. Geçmişlerinden pek haz etmiyorlar galiba!!!
Bugünlerde Avrupa ülkelerinde 1. Dünya Savaşı'nın 100. yıl dönümü etkinlikleri yapılıyor ama hiçbirinde OSMANLI'nın esamesinin geçmediği haberlerini alıyoruz, yukarıdaki ayrıntıyla aynı sebepten olabilir mi acaba?
Bu Avrupalılar tarihlerinden bu kadar korkuyor çünkü KARANLIK da biz niye korkuyoruz Ey Günümüz Türk Aydınlar!
Gencecik toprağa düşen kardeşlerimiz, ekmek teknesi harabeye dönen vatandaşlarımız, kaçan huzurumuz yetmiyor gibi bir de hepimize çıkan ağır fatura... Evet şuna kalben inanıyorum ki bu olayları çoğu Kürt kardeşimiz de tasvip etmiyor, biliyorum ki bu PKK denen illetin en büyük zararı yine Kürtlere oluyor,yine biliyoruz ki PKK kadrolarında en az Kürtler kadar ermeniler iranlılar vb çok değişik milliyetten zevat var ve bunların dış güçlerin maşası olduğu gün gibi ortada. Ama Allah rızası için bu topraklarda onlarca etnik kimlik yaşıyorken bu dış güçler neden Laz'a, Çerkez'e yada başkasına yanaşmamış da Kürtlere yanaşmış. Gözükaralıksa bir laz daha gözükara, yiğitlikse bir Kürt yiğitlikte bir Çerkez'in eline su bile dökemez.Kusura bakmayın ben hakkımı helal etmiyorum arkadaş; şehit olan kardeşlerim, kaçan huzurum, havaya uçan milyar dolarlarım için. Hayat görüşünü düstur edindiğim memleket adamı bize hep bir olmayı telkin ederdi, benim bunları yazmaktan kastım kesinlikle ayrıştırma değil, sadece soyumuzun aynı köke dayandığı kardeşime bir sitemimdir!!!!
Bayrak Sevgisi
Sivas'ın Gürün ilçesinin ücra bir köyü ÇAMLICA.
1-A sınıfından Mahir ve Mustafa'nın bir büyüğüne yazdırıp bana verdiği bi mektup...
Anadolu'nun dört bir yanında böyle canavarlar yetişirken korkma Türk milleti, ülke emin ellerde evvel Allah...
1-A sınıfından Mahir ve Mustafa'nın bir büyüğüne yazdırıp bana verdiği bi mektup...
Anadolu'nun dört bir yanında böyle canavarlar yetişirken korkma Türk milleti, ülke emin ellerde evvel Allah...
"5-10 Kuruşlarımız Ağaç Oluyor" Projemiz
Yıl boyunca evde biriktirdiğimiz 5-10 kuruşları sene sonunda birleştirip fidan alıyoruz ve ülkemizi çöl olmaktan kurtarıyoruz...
"KARDEŞ SINIF" Projemiz
Türkiyemizin uzun yıllardan beri uğraştığı ve artık kangrene
dönüşen sorunlarının başında ne gelir diye sorsak yüz kişiden 90'ı şüphesiz
Kürt sorunu( ki ben Kürt sorunu yerine PKK sorunu demeyi yeğliyorum) der.
İnsanoğlu tarih boyunca ne belalara çözüm bulmuşken bu soruna neden çözüm
bulamadığı sorusu akıllara geliyor. Bence bu sorunun en önemli nedeni
diyalogsuzluk!!! Sorunun tarafları olan Kürt ve Türk ileri gelenleri bu sorunla
ilgili ya diyalog kuramıyor yada kurmalarına engel olunuyor. Büyüklerde durum
böyleyken halklar arasında da en büyük sıkıntı kaynağı tam net olmayan
güçlerin topluma zerk ettiği ön yargı ve diyalogsuzluk... Küçücük yaşta
çocuklar sebebini bilmemeksizin sokakta polis ve asker taşlıyor. O bunu belki
oyun sanıyor belki de bir çikolataya kanıyor fakat bu manasız kavgası ileride
çözülmesi daha güç bir sorun olarak köklerini derinlere salıyor. İşte bu
projemiz bu manasız kavgayı daha kökleri derinlere inmeden
engellemek; büyüklerin inatlarına,hırslarına, önyargılarına yenik düşmüş
diyalog kurma(ma) çabalarına inat minikler arasında diyalogu sağlayarak
büyüklerinin yapamadığı diyalog işini daha minicik yürekleriyle yapıp ileride
kendi büyüklerinin düştüğü hatalara düşmelerine engel olmaktır.
Bu proje kapsamında batıdaki sınıflar kendi
sınıf düzeyinde doğuda bir sınıfı kendilerine "kardeş sınıf" seçiyor.
yıl boyunca sınıfta yaptıkları etkinliklerden seçip yıl içerisinde ara ara
kardeş sınıftaki arkadaşlarına gönderiyor. mektuplaşmalar oluyor vs vs. bu
projenin içerisi daha değişik faaliyetlerle doldurulabilir. Amaç
"DİYALOG"!!! Küçüklükte diyalog kuran bu minik dev yürekler büyüyünce
de aslında batıdaki doğudaki insanları, doğudaki de batıdaki insanları
kendinden farklı bir yaratık olarak görmeyecek, insan bilincine en çok tesir
eden yıllarda yaptığı o diyaloglar aklına gelecek ve ön yargılarını kendi
içinde yok edecek.
İlkokul 1. Sınıf "Bir Sayıya Karşılık Gelen Çokluklar" Oyunu
ü
İki masa kullanılır. Bir masa “bir sayıya
karşılık gelen çokluk” için kullanılır, diğer masa ise “bir çokluğa karşılık
gelen sayıyı bulma” için kullanılır.
ü
Bir sayıya karşılık gelen çokluk masasına
sayılar karışık olarak yerleştirilir. Öğrencilerden bu sayıların altına bu
sayıya karşılık gelen kadar çubuğu, fasulyeyi vb. sayının altına koyar.
ü
Diğer masada ise değişik miktarlarda enseler
vardır. Öğrenci o çokluğa karşılık gelen sayıyı nesnelerin altına koyar.
ü
Bu işlemleri en kısa sürede tamamlayan öğrenci
yada grup yarışı kazanır.
ü
Bu etkinlik ilk aşamada tek basamaklı sayılarla
yapılıp sonraki aşamalarda iki basamaklı sayıları da işin içine katarak
yapılabilir.
ü
Bu etkinlik “bir sayıya karşılık gelen çokluğu
bulur” etkinliğinin yanı sıra öğrencinin rakamları tanıması kazanımını da
karşılar.
İlkokul 1. Sınıf "Sıra Bildiren Sayılar" Oyunu
ü
Her masanın üzerine 2 tane sıra bildiren sayı
gelecek şekilde sıra bildiren sayılar masalara yerleştirilir(1-2,3-4,5-6,7-8
vb.).
ü
Bu harflerden cümleler oluşturacak şekilde
şifreler oluşturulur
ü
Öğrencilere “2. Sıradaki harfi getir 1. Harfin
olduğu yere koy” şeklinde komutlar verilir.
ü
En sonunda öğrenciler oluşturdukları cümleyi
okurlar ve süreleri durdurulur.
ü
En kısa sürede görevi tamamlayan grup şampiyon
olur.
ü
Bu şekilde öğrenciler hem sıra bildiren sayıları
kavramış olur hem de okuma yapmış olur.
İlkokul 1. Sınıf "Az-Çok-Eşit" Kazanımı Oyunları
Etkinlik 1:
- ü Masaya farklı sayılardaki 2 şer tane nesneyi(fasulye,çubuk vb.) karşılıklı gelecek şekilde alt alta koy(15 sıra halinde olabilir).
- ü Bu ikililerden “fazla olanın yanına işaret koy”, “az olanın yanına işaret koy”, “eşit olanın yanına işaret koy” şeklinde ayrı ayrı 3 farklı şekilde bu etkinlik yapılır.
- ü Etkinlik sonunda süre durdurulur en kısa zamanda verilen görevi doğru şekilde yerine getiren öğrenci şampiyon olur.
- ü Bu şekilde öğrenci az,çok,eşit kavramlarını kavrar.
Etkinlik 2:
- ü Farklı masaların üzerine 4’er kare kağıdın üzerine fasulye,çubuk vb koy.
- ü Öğrencilerden ayrı ayrı masalardaki bu farklı miktardaki nesneleri azdan çoğa yada çoktan aza sıralamalarını iste.
- ü Bu şekilde öğrenciler az,çok kavramlarını kavrar ve sıralama yapabilir.
Etkinlik 3:
- ü Üzerinde sayıların yazılı olduğu 5(kağıt adedi öğrencilerin seviyelerine göre değişebilir) adet kağıdı öğrenciye ver.
- ü Bu sayıları azdan çoğa, çoktan aza sıralamasını iste.
- ü İsteğe bağlı olarak bu oyun o sayı adedince nesneyi sayının altına koyarak sıralama da yaptırılabilir.
- ü 4 tane 5’er kağıtlık sıralamalar ayrı ayrı yaptırılır.
- ü En kısa sürede sıralamayı doğru olarak yapan öğrenci/öğrenciler oyunu kazanır.
- ü Bu etkinlikle öğrenci az,çok kavramlarını kavrar ve sıralama yeteneği kazanır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)